12 Aralık 2010 Pazar

YENİ BAHARA ÜMİT...


Artık kışı tam yakaladık.Havalarda tam soğudu.Akdeniz,Antalya'ya bile kar yaklaştı...(25km)Üçgündürde hiç arıuçuşu yok.Arıları perşembe günü kontrole alıp,strosfor ile sıkıştırıp sıcak olmaları için ambalaj plastik naylonu ile kovan içini petekleri güzelce sardık.Şimdi artık gözümüz yeni baharda,yeni umutlarda...Nasipse kışı yaşayıp ömür olursa bahara ulaşmak...Benim bahar girişime topu topuna normal şartlarda 2 ay var...Bu zamanda kullanılmış petekler muma dönüşecek,boş kovanlar tamir ve boya gibi işleri...Çıtaların telleri takılacak,temel petek takılıp hazırlanacak...

Biz bu arada kullandığımız Arıcı 07 Bloğunuda yeniledik.Eski bloğumuz virüsle kullanılmaz hale yelince yeni ARICI 07 yi devreye aldık...

Blok Linklerimiz: http://arc07hyt.blokspot.com/

görüşmek ve bilgi paylaşımlarını sürdürmek dileğiyle...

30 Eylül 2010 Perşembe

ARI ZARARLILARI VE ARI HASTALIKLARI

http://arc07.blogspot.com/

1Arı hastalıkları kuluçka dönemi yavru hastalıkları, erişkin arı hastalıkları ve parazit hastalıkları olmak üzere üçe ayrılmaktadır. Bu hastalıkları ayrı bir şekilde kısaca incelemekte fayda vardır.1- Arılarda Kuluçka Dönemi Yavru Hastalıkları:a- Kireç Hastalığı:Etkeni: Kireç hastalığı (ascosphaera apis) bir mantar hastalığıdır.Teşhis: Gözle görüldüğünden makraskobiktir.Belirtileri: Larva misillerle enfeste olur. Mühürlü kuluçka hücresi içinde ölür. Larvanın yüzeyi kireç görünümlü beyaz-gri renk halindedir.Tedavisi: Monokültür ve ısı ile tedavisi yapılabilir. Eğer kireç hastalığı genetikse ana arıyı değişmekte fayda vardır.b- Taş Hastalığı:Etkeni: Aspergillus flavus taş hastalığı bir küf hastalığıdır.Teşhis: Çıplak gözle saptanabilir.Belirtileri: Küf bütün yavruları ve bal peteğini enfeste eder. Arıcılıkta seyrek rastlanmaktadır. Özellikle küçük zayıf kolonilerde görülmektedir.Tedavi: Koloni imha edilmelidir. Hastalık insanlara geçme özelliğine sahiptir.c- Amerikan Yavru Çürüğü: Kolonide yavru çürüklüğü ile seyreden bir hastalıktır. Bu hastalık arılarda yavru çürüklüğü yapmaktadır.Etkeni: Paenibasillus larvaeTeşhis: Match testi (Kibrit testi) ile yapılabilir. Çürümüş olan yavrular ipliksi bir yapıdadır. Diğer hastalıklarda ayırıcı teşhisi çürümüş petek sırları deliklidir, aynı zamanda rengi değişmiştir.Belirtileri: Yeterli hijyen ve bağışıklık olmadan petek sırlandıktan sonra larvalar hastalanır ve sonra çürür. Çok bulaşıcı dirençli kalıcı sporları olan enfeksiyöz bir siyah kabuk oluşur.Tedavisi: Hastalanmış koloni imha edilir veya yapay olarak bir açlık dönemi ile oğul verme oluşumu sağlanır. Erken dönemde tedavi edilebilir.Ancak ileriki dönemlerde tedavisi zordur. Temizlik ve dezenfeksiyon iyi yapılmalıdır. Hastalık çıkan yer karantinaya alınmalıdır.d- Avrupa Yavru Çürüğü: Kolonide yavru çürüklüğü ile seyreden bir hastalıktır. Bu hastalık arılarda yavru çürüklüğü yapmaktadır.Etkeni: Melissococcus pluton, paenibacillus alvei a.oTeşhis: Laboratuar tanısı ile yapılır. Amerikan yavru çürüğü ile ayırıcı tanı yapılmalıdır.Belirtileri: Larvalar sarımsı renk yapısındadır. Larvalar hücrelerinde eğri yatmış görünümü oluşur. Sırlanmadan önce hastalık görülür.Tedavisi: Hastalanmış koloni imha edilir veya yapay açlıkla uğul vermesi sağlanır. Arı ekipmanları temizlenip dezenfekte edilmelidir.e- Torba Çürüğü: Diğer bir adı da torba hastalığıdır.Teşhis: Çıplak gözle saptanmaktadır.Belirtileri: Pupa torba şeklinde gözükür.Tedavisi: Ekseriyetle kendi kendine düzelir. Ancak varroa hastalığı ila beraber seyrederse tedavi gereklidir. Zaten kolonide Varroa akarı varsa tedavisi şarttır.f- Aşırı Üşüme:Teşhis: Çıplak gözle saptanabilmektedir.Belirtileri: İlkbaharda ani bir soğukta küçük kolonilerde oluşabilir. Bakteriler nedeni ile yavruların çürümesi sonucu kötü kokular çıkar. İlkbaharda oluşacak soğuklarda kolonide taze larvalar ölebilir.Tedavi: Ölü koloni imha edilir. Koloni diğer kolonilerle birleştirilebilir. Arıcılar bu hastalığın oluşumunu yaşamaması için ilkbaharda soğuklarda dikkatli olması gereklidir.2- Arılarda Erişkin Dönem Hastalığı:a- Nosema Hastalığı:Etkeni: Nosema apis, mikrosporlarTeşhis: Mikroskobik inceleme ile teşhis edilmektedir.Belirtileri: Özellikle polen eksikliği durumunda barsak epitelyumu bozulur. Arılar güçsüzleşir ve erken ölürler. Arılarda uçamama belirtileri oluşmuştur. Bal peteği üzerinde ve kovanda kahverengi, sarı dışkı lekelerine rastlanır. Kovanda uçuş deliği ve uçuş tahtası üzerinde küçük toprak kırıntılarına rastlanabilinir. Yetişkin arılarda ishal vardır.Tedavisi: Nosema hastalığı tespit edilmiş koloninin hemen tedavisi yapılmalıdır. Fumagilin içeren ilaçlarla kesin tedavisi mevcuttur.b- Amip Dizanterisi:Etkeni: MalpighamoebaTeşhis: Mikroskobik inceleme ile tespit edilmektedir.Belirtileri: Amipler malpighi tübüllerini tıkar ve ishale neden olurlar.Tadavisi: Genellikle kendi kendine geçen bir hastalıktır. Çok zayıf düşmüş koloniler imha edilmelidir.c- Dizanteri: Enfeksiyöz bir hastalık değildir. Yani herhangi bir etkeni yoktur.Teşhis: Çıplak gözle teşhis edilir.Belirtileri: Ekseriyetle kış aylarında rahatsızlıklar başlar. Kışın besin alamamaktan ishal olayları başlar. Sebebi uygunsuz kış besinleridir.Tedavisi: Kolonideki stresi önleyip, kış besinini yenilerseniz hastalık kendiliğinden geçer.d- Mayıs Hastalığı: Yine enfeksiyöz olmayan bir hastalıktır. Ekseriyetle su eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Polenle beslenme barsak sıvısını tutar. Su azlığı bu hastalığa neden olabilir.Teşhis: Çıplak gözle teşhis edilebilir.Belirtileri: Giriş deliği önünde ve uçuş tahtasında sürünen arılar görülür.Tedavisi: İlkbahar aylarında şeker şurubu verirseniz, kendi kendilerine iyileştiklerini görürsünüz.e- Bitki Zehirlenmesi: Bitki örtüsünün zehirli olduğu bölgelerde gözükür.Teşhis: Çıplak gözle teşhis edilebilir.Belirtileri: Yetişkin arı üzerindeki tüylerin dökülmesi, polenin kıt olmasından kaynaklanan arı renklerinin siyahlaşması başlıca belirtileridir.Tedavisi: Zehirli nektar ve polen bulunan bölgeden arıları alarak zehirli olmayan bölgeye götürülmeleri gerekir.f- Kronik Paralizi: Kronik paralizi virüsü bu hastalığın oluşmasına sebep olmaktadır.Belirtileri: Arılarda tüylerin dökülmesi sonucu vücutlarının siyahlaştığı gözlenir.Tedavisi: Genellikle ilaç uygulamaya gerek kalmadan kendi kendilerine iyileşirler.3- Arılarda Parazit Hastalıkları ve Arı Zararlıları:a- Varroa Hastalığı: Arıların hem larvalarına hem de erginlerine zarar veren bir parazit hastalığıdır.Etkeni: Varroa jacobsani, varroa destructor olarak bilinen bir akardır.Teşhis: Çıplak gözle teşhis edilebilir.Belirtileri: Önemsiz vakalarda belirti yoktur. Hemolenf kaybı ile yavrunun gelişimini bozar. Arılar deforme olurlar. Kanatlar güdükleşir, arılar uçamazlar. Koloninin durumu enfeksiyon yoğunluğuna bağlıdır.Tedavisi: Varroa tedavisi mutlak yapılmalıdır. Tedavi koloninin, yaz sonunu dirençli bitirip, sağlıklı bir şekilde kışa girmesini sağlar. Varroa parazitlerine karşı etkili ilaçlar vardır.b- Trakea Akarı: Solunum yolu hastalığı yapan bir parazittir.Etkeni: Acarapis woodiTeşhis: Mikroskobik inceleme sonucu teşhis konabilir.Belirtisi: Bu akarlar arının trakeasında yaşarlar. Arılarda uçamama, solunum güçlüğü ve zayıf koloni gelişimi görülebilir. Bu akarlar arıların ölümüne sebep olur.Tedavisi: Formik asit ile tedavi edilebilir. Thymol içeriği de kullanılır.c- Mum Güvesi: Peteklere zarar veren güvelerdir.Etkeni: Galleria mellonella ve Achroea grisella dır.Teşhis: Çıplak gözle teşhis edilebilir.Belirtileri: Tahrip edilmiş boş petekler ve polen petekleri görülür. Açılmış galeriler ve örülmüş ağlar, dışkı parçaları görülebilir.Tedavisi veya Koruma: Kullanılmamış petekleri formik aside ve buhara tutarak veya derin dondurucuda dondurarak temizleyin. Depo edilen peteklere bacillus thuringiensis püskürtmenizde fayda vardır.d- Karıncalar: Karıncalarda arı kolonisi için çok zararlıdır.Etkeni: Her türlü karıncadır.Teşhis: Gözle görülür.Belirtisi: Arı kolonisi kovan içine giren karıncadan huzursuzdur.Tedavisi: Karıncaya karşı mekanik koruma yapılabilir. En basiti yapışkan bant kullanılabilir.e- Ağaçkakan: Bu kuşlarda arı kovanlarına dolayısıyla arı kolonisine zarar verir. Kovan üzerinden kovanı delmek için ses çıkarır arılar rahatsız olur. Korunmak için Kovan etrafına tül çekilebilir.f- Yaban Arıları: Yaban arıları da arı zararlıları olarak bilinir.Arı hastalıkları arı kolonisi için verim kaybına sebep olduğu gibi koloninin yok olmasına da sebep olmaktadır. Arı hastalıklarını tedavi etmek ve bu hastalıklardan korunmak için erken davranmakta fayda vardır.
http://arc07.blogspot.com/
NOT;ŞU DÖNEMDE EN TEHLİKELİ ARI HASTALIĞI YENİ NESİL NOSEMADIR.TEDAVİSİ BASİTDİR.5 LİTRE ŞERBEDE 1 ÇAY KAŞIĞI DOLUSU VEYA 1 KAPAK(5 GR)FUMIDIN B KOYUP ŞEKERLİ SUDA ERİTİP HER PETEĞE POMPA İLE SIKILMALIDIR.BU İŞ İÇİN BASINÇLI 2 LİTRELİK POMPA KAFİDİR.AYRINTILI NOSEMA BİLGİSİNİ AŞAĞIGAKİ LİNKİ TIKLAYARAK ÖĞRENEBİLİRSİNİZ.
http://www.veteriner.cc/ari/nosema.asp

17 Eylül 2010 Cuma

ARICI 07 ANTALYA: ARICILIĞA VE ARICILARA DESTEK NASIL OLMALIDIR ?

ARICI 07 ANTALYA: ARICILIĞA VE ARICILARA DESTEK NASIL OLMALIDIR ?: "Değerli blok okucuları,arıcı arkadaşlar ve sayın yetkililer; Türkiye arıcılığı biz arıcıların kurduğu bu arıcılı..."

Arıcı 07 ANTALYA

25 Haziran 2010 Cuma

ELDIVENSIZ CALISMAK

Degerli arici arkadaslar bircogumuz arilarin sokmasindan oldukca rahatsiz olmaktayiz siskinlik ve alereji etkisi oldugundan elerimizi bile eldivenle korumaktayiz arilarin sokma huylari onlara allahin verdigi bir korunma donanimidir ari ignesini kulanmaktan oldukca kacinmaktadir, kovanin uzaginda bir ariya el salayarak cicekten kovsaniz kesinlikle sokmaz ama kovana yaklastigimiz zaman en ufak bir hareket bizi sokmasina neden olabilir cogu bloglarda bu ari irki ozeligi gibi gorunsede ben yine eski bir ata sozunu hatirlatmak isterim ARIYA VE KARIYA GUVEN OLMAZ tabiki degisik irklarda farklilik gorulmekta ama yine ignesini sokmayacak bal arisi yok diyebilmek mumkun bu sokulmadan encok nasibini alan aricilar kendilerini koruma gayreti icinde calisma sirasinda ellerimize eldiven takma derdine son noktayi koyabilecek bir uygulama mevcut hemde cok ucuz ve basit , burda eski aricilarin vazgecemedigi bir adet diyebilirim ellerimize beyaz sirke surerek ellerimizi gun boyu ari sokmasindan korumus oluyoruz, beyaz sirke her market rafinda bulunan salata yapiminda kulanilan beyaz sirkedir. umarim bazi arkadaslar kulanarak nekadar rahat bir aricilik yapabileceklerini gormus olurlar .
saygilarimla

31 Mayıs 2010 Pazartesi

KATIL ISRAILI KINIYORUZ



Basta ABD ve israil eski {ermeni} olaylarla medyayi oyalayip asil insan katlini gerceklestiriyor biryandan kendisi IRAKTA , AFKANISTANDA ve kendi p... yavrusu olarak degerlendirdigi isragili katle tesvik etmekte alman hitlerin bitiremedigi israililer insan katletmeyi ogrenmekten ezbere yapmislar ve bugunde cok sayida yardim sever insanimizi kardesimizi katletmislerdir buna sesiz kalmak onlarin yaptiklarinin yerinde oldugunu soylemek demektir lutfen bu katliyamlara sisiz kalmayalim.Ve israililerle is yapmaktan uzak durun israil urunlerini almaktan onlarla aricilik konferanslarini yapmaktan'sa daha iyi hic yapmayin .

Katil vampir israile lanet olsun allah onlari perisan etsind ve bu yok oluslarini bizede gormek nasip etsin Baba adi : KATIL HITLER
Ana adi : HITLERIN ELINDEN KACIRDIGI
ADI : ISRAIL

29 Mayıs 2010 Cumartesi

ARICILIK ICIN TEMEL BILGILER


Merhaba degerli DTAB okurlari bilindigi uzere ari bakim yapabilmek yada ariciliga baslamak icin iki onemli baslikta kendimizi sorgulamaliyiz .
Birincisi aricinin kendi durumu ve ikincisi cografi durum eger ikincisinden baslarsak .
ilk is olarak etraftaki cicek durumuylabaslamaliyiz cunku arilar gelisme ve hayatini devam etirip bize degisik miktarlarda urun vermekteler oysa cicek olmayan bolgelerde arilarin yasamlarini surdurmesi mumkun degildir olamazda bu durumu 3 baslikta ele alirsak daha iyi bir program yapmis oluruz 1. baslik olarak cok bereketli bolgeler 2.baslik orta bereketli ve arilarin bize bal toplayabilmesi icin mutlaka gezgincilik yapilmasi gerekli ve 3. baslik bizim isimiz olmayan bir bolum arilarin yasamlari yildan yila degisen bir kurak iklim eve cografya mtlaka her donem beslenmesi ve az bir bal doneminde cok az miktarda bal biriktidigi bolum.
biz eger hangi bolumde yada kllas'ta oldugumuzu anlayabilirsek aricilik icin ilk adimi atmis oluruz .
Ve birinci olarak belirtigimiz insanin arici olabilmesi yada bu ise baslamasi kendi durumu goz onunde bulundurmalidir ilk olarak kendini alarejiye dayanikli olup olmadigini test etmeli ki cok onemli bir olay eger bir insanda anlik alereji mevcutsa o insan kesinlikle aricilikla ugrasmamalidir ve kendi agilesine bakmali eger kendi agilesinde anlik alerejisi bulunan birisi varsa ariciliktan tekrar uzak durmali diye ekleyebiliriz hernekadar bazi durumlarda bu iste mumkun gibi gorunsede ben trcih etigim veya tavsiye edebilecegim bir konu degildir .
bu yazilari ele almamada ehangi bir neden vaya olay basima gelmemistir ancak genelde aricilik kitaplarinda bir eksiklik olarak degerlendirdigim bir konu oldugundan boyle bir yaziyi paylasmaya ihtiyac duydum dusuncelerime katilabilir yada gulumsuyor olabir ancak bu konular aricilik icin onemli olmadiginida soylemek mumkunmu ?
saygi ve selamlarimla

21 Mayıs 2010 Cuma

YENI URUN

Buharli bal mumu eritme makinesi yeni urun olan bu makine cok isimize yaradi her tur cecve modelinden 13 cerceve aliyor ve ortalama 40 dakikada eritiyor cok basit yapilmis bir alet ama hazir almak cok pahali gibi dursada isimize yaradigindan ucuz diyebilirim .
suzgecten gecirmeyi denedim ama fazla gerek yok suzulmesede temiz bal mumu cikiyor .


20 Mayıs 2010 Perşembe

SEZONU'UN BIRINCI ASAMASI


Bal donemine mumkun oldugunca guclu kolonilerle girmeye calisiyoruz en yuksek verimi alabilmek icin arilarimizda esitlemeler ve erken ilkbaharda ve gec sonbaharda birlestirmeler dahi yapmaktayiz .

Ariligimin etrafindaki akasyalar


Degerli arkadaslar bilindigi uzere her yorenin bir bal akim sezonu var buda ortalama iki hafta surmekte bizdede bir akasya donemi 10 gunluk ve ardindan yonca ve diger ciceklerin acmasiyla ikinci asama'dan olusmakta. Birinci asama biraz erken olsada buyuk beklentimizi karsilamakta ikinci asama tum aciklari doldurmaya yaramakta bugun paylastigim resimler aslinda birkacgun once yani 8 mayis gunlerinde cekilmistir akasyanin %100 etkili oldugu bir zaman . akasya agaci beyaza burunmus halde tipki gelinlik giymis bir genc kiz kibi dogaya bakinca gelin gormus damat gibi olmamak elde degil yani baktikca bakasin geliyor .

18 Mayıs 2010 Salı

ARILARDA GELİŞİM

arılrın gelişimi için
sezon başında
4 çıta kuluçklık 2 çıta ballı çıta yeterli
bu yuzden

20 çıta kuluçkalık gereksiz 10 çıta kuluçkalık yetiyor
20 çıtalık kuluçklıkla uğraşan

çile çeken arıcıyada kendi tercihidir
neden böyle yapıyorsun diye soramayız

yıllardır 10 çıta kuluçkalıkle çalıştık
başarılı olduk zararını görmedik

arı 2 tur yavru sonrası 40 bin mevcuda ulaşılabiliyor
40 bin mevcutlu bir arı 2 haftada çiçek yeteli ise balı fullar

sezon başında 5 çıta kuluçka 5 000 yumurtadan 20 .000
2 turda 40 000 arı yapıyor

*************************
diğer bir ihtimal
arı sezon başında günde 1500 yumurat atamaz
bu nedenle

ilkbaharda günde 500 yumurta attığını farzetsek

500 x 10 gün = 5000 1 çıta

5000 x 4 çıta = 20.000

2 turda 40 .0000 mevcudu yakalıyor

bu nedenle 3 çıtalık arı gelşme yapamaz

gelişme yapabilmesi için uzun zaman geçmesi lazım

bu yuzden sezon bitmiş oluyor

bu nedenle kapalı arı takviyesi ile

yumurta atılacak çıta sayısı

arıcılar tarafından

4 veya 5 çerçeveye çıkarılır

bu sayede gereken mevcut yakalanır


bu işlemler genelde mevsim koşullarına bağlı olmakla beraber

arıcılar olarak en kolayımıza gelen

zayıf arılara takviye vermektir


takviye ile hem arı mevcudu çoğalır

hemde arıya yumurta atacak alana açılmış olur

3 Mayıs 2010 Pazartesi

BALA HAZIRLIK

değerli arıcılar
arıcılıkta hangi amaca göre hazırlanacaksak
arı ırkınıda ona göre seçeriz
bölgeye uygun arı ırkı ile daha iyi verim almak mümkündür
ülkemizde gegzinci arıcılığın başlaması ile
arıların bozulmasıda başlamıştır
böyle olunca
arıların oğula meyilli tipleri ortaya çıkmış oluyor
bloglara ve forumlara bakınca
arılar 10 çıtaya gelmeden oğul gidiyor
bu görülüyor
bu yüzden önce kovanlar bölünüyor
daha sonra bir kısım kovanlara katatılarak
çıtalar burada toplanıyor
ve bal alınıyor
görünen manzara budur
bu yontem arıcılkta uygulanabilecek yontemlerden biridir
fakat
arılarımzı ne den bu hale geldiler bunu araştırmak lazım
neden arılarımız çok oğul veriyor
önce arıyı bölmek sonra bala çalıştırmak normal bir yontemdir
uygulanabilir sistemdir
önce arıyı böl sonra birkaç kovana kat at
çıtaları katat topla balı al
yöntem iyi fakat bıraz arıcıyı yoran bir sistem
keyif olan arıcılık bu sistemle iskenceye dönüşebilir
bayağı uğraşmak lazım
bunun yerine alternatif olarak
arıları gurupla
kat ataılacaklara kat at
bölünecekleri böl
ama bu sistem uygulanamaz
çünkü arılar oğula meyilli seçilmiş olması mümkün değil
arıcı ya arıyı bölecek
yada ana arıyı kovandan çıkaracak başka secenek yok
mesele bu arıları neden oğuldan kesemiyoruz
buna cevap bulmak lazım

15 Nisan 2010 Perşembe

AKASYA BALI





ülkemiz akasya bitkisinin önemini çözemedi



Akasya ballı çiçekler yönünden

% 63 şeker oranı ile değerli ballı bitkilerdendir

ARICILIK İÇİN ÖNEMİ çoook BÜYÜKTÜR

mutlaka arılıkta olması gereken ağaçlarımız arasındadır

arıların gelişim döneminde ve bal oranının artmasında önemli rol oynar

Ağaç olarak yayılıcı özelliğe sahiptir

üretimi kolaydır

denemekte fayda var




ARICILIK İÇİN ÖNEMİ NEDİR

1-nisan ayı arı için gelişim ayıdır bu ayda ve mayıs ayında açması arıyı geliştirir

2-kuluçkalığın bal ile dolmasına yarar

3-ham çitaları şişirir

4-arıyı coşturur

5-balı faydalıdır

6-şeker oranı çok olduğundan arılar tercih ederler

7-ağacı her alanda kullanılır

8-Diğer çiçeklar kazara bal salgılamazsa vermezse arıyı amorti eder
gereken balı sağlar

9-doğa için önemi büyüktür

10-yayılıcı olduğundan çabuk yayılır









BİTKİLER ŞEKER ORAN (I%)

SÖĞÜT 60
YABANI YONCA 52
KİRAZ 50-60
ELMA 50
PAMUK 41
YONCA 35-60
ŞEFTALİ 16-40
*************************
AKASYA 63,2
*************************
İHLAMUR 33,6
PORTAKAL .10-30
AYÇİÇEĞİ 31,6
ERİK 50-60
ARMUT .4-30
BEYAZ ÜÇGÜL 41,1
ÇAYIR ÜÇGÜLÜ 34,3
KORUNGA 55,4
ADİ FİĞ 56,5
KAYISI 12


arıcılıkta

arıcının bilgisi kadar çevre ve ballı bitkilerde çok önemlidir

arılar şeker oranı yüksek bitkileri çok severler

akasyada bunlardan biridir

ne yazıkki akasya oranı olarak bölgemiz düşüktür



akasyanın arıcılığa katkısını

ne mucizeler yapabileceğini

aşağıdaki blogda görmektesiniz






http://fatihmazrek.blogspot.com/2008_05_01_archive.html


sağol varol fatih kardeşim VE SİZ DEĞERLİ ARICILAR

23 Mart 2010 Salı

POLEN AKISI




Polen veren ciceklerin cogalmasi hizli gelisince arilarda cok polen getirir oldu bazi koloni kontrollerimizde gormekteyizki bir haftalik bir calisma neticesinde inanilmaz bir polen toplolanmis yavru bolumleri hizla gelisirken gelen bol kaynak dahada hiz kazandirmis olmakta buyuk bal sezonu olarak 5 mayisi hesaplamaktayiz cunku 5 mayista akasyalar ciceklenmis oluyor dolayisiyla 53 gunumuz var bu ani sicaklik {15-22 c} ve gelisme bizi buyuk bal donemine cok kuvetli sokacagi dusuncesindeyim .

20 Mart 2010 Cumartesi

BAL DEKRISTALIZE DOLABI


Bircok aricinin basini agritan bal kristallesmesi'ne cozum olarak dekristalize metodlarini kullanmaktayiz bazi teknolojiler saesinde buyuk firma ballari marketlerde yillarca kristalize olmamakta ama biz elimizden geldigince dekristalize motodunu kullanmaya calismaktayiz,

kendim uretigim bal kristelize dolabi suda ugrasiyordum eskiden artik bu yaptigim dolapla ballar 1 gunde akici hale gelip musteriye sunmaktayiz.

18 Mart 2010 Perşembe

BLOGLAR ve gözlemler

zaman zaman arşivleri geziyoruz
en çok şikayet edilen konuların başında
arı gelişimi gelmekte
arı gelişiminde önemli noktalar

1-eski ana arının değişimi
2-eski kuluçkalık çıtalarının değişimi
3-şişmiş çıtaların verilmesi
4-bölgeye uygun arı ırkı kullanmak
bu 4 önemli madde yapılmadan arı gelişmiyor


BÖLGEYE UYGUN ARI
******************

baaşrı şartlarından biride
bölgeye uygun arı ırkıdır
bölgeye uygun ortamı bilen arı
başarıda önemli rol oynar



şerbetleme
***********
genelde görülen en büyük hatalardan biride
buyuk miktarda şerbetleme yapmaktır
buda çitalardaki alanın kapnmasıan sebep oluyor
bir arıya verilecek günlük şerbet oradı 300 gr dir denir
oysa bloglara baktığımzızda bidon bidon şerbetleme yapılmakta

ŞİŞMİŞ ÇITALAR
***************
eski yıldan kalan çıtalar
yavrulu çıtaların en sonuna konur
ana yumurta atar ve arı gelişir


BAL SAĞIMI
***********
görülen en büyük hatalrdan biride
arının tüm balının alınmasıdır
blogların birinde
20 çıtalı arının 15 çıtası alınmış
geriye 5 çıta arı ve bal kalmış
altına şu şeklide not düşülmüş
arı gelişmiyor denmiş
bu kadar balı alınıp aç bırakılan arıdan
nasıl gelişim bekleniyor oda belirsiz bir soru

bakın fatih mazrek kardeşim ne demiş

arıda ne kadar bal rezervi varsa ari erken baharda okadar fazla yavru uretiyor tipki

insan gibi nekadar paran varsa okadar yatirim yani bal mevcudu az olan koloniler

yavu genisletemez hep ayni duzeyde bali bitkilerin yetismesini bekler bitkiler

acincada balmi toplasam yavrumu uretsem tabi yavru uretecek bal akimi donemi
bitincede ari kolonimiz kovanin uc katini ari doldurur ama is isten gecmistir bu

iscilerin calisacak isleri kalmamistir boylece bizde ah cekeriz ari uc kat ama bal yok .

önemli bilgi için teşekkür

14 Şubat 2010 Pazar

İNVERTLEDİK

Haftaya başlarken herşeyi planlamıştım.Çalışmalarım çarşamba günü invert şurup yapımıyla başladı.Bu invert olayını ilk anlatan ve öğreten Ali Şekerli arkadaşımızdı.Yazdığı yazıları yaptığı ve anlattığı invert şurup yapılışı geçen yıl çok tartışıldı.Ama onun anlattığı gibi yaptığımız invert şurupda ben hiç sorun yaşamadım.Aksine arılarıma çokda yaradı.Yukarda resimde görüldüğü gibi büyük bir kazanın içine 45 litre su koydum.50 kg olan bir çuval şekeride su kaynamaya başlarken içine koydum.Şeker 3-4 dakikada eridi.Su tekrar kaynamaya başladı.Kaynayan şekerli suya az az olmak üzere takriben 1,5 su bardağı kadar limon suyu döktüm.
Limon suyu dökülen şekerli su resimdeki gibi benbeyaz bir duman ve köpük halinde kimyasal sreaksiyona girmeye başladı.Kimyasal reaksiyon sırasında şeker parçalanıyordu.
Bu parçalanma olayı 3-4 dakika kadar devam etti.Bizde sakin sakin hem resimler çektik hemde saata bakarak zamanı tuttuk.
20 dakikanın sonunda invert şurubumuz artık kaynayarak oluşmuştu.Bizde kovalarla kaynayan şerbeti kazandan indirerek soğumaya bıraktık.Soğuyan invert şurup 5 litrelik şu bidonlarına dolduruldu.Tam 13Bidon oldu.Toplam şurup miktarı bidonları tam doldurduğumuz için 70 litre kadar oldu.Bugün bu şurubu arılığa götürdük.İçlerine az miktarda vitamix formula konularak her kovana gücüne göre olacak şekilde 0,5 litre kadar verildi...DEVAMI...http://arc07.blogspot.com/

13 Şubat 2010 Cumartesi

Arılar nikotin bağımlısı çıktı

İsrail'in Hayfa Üniversitesi'nden bilim adamlarının araştırmasında, bal yapan arıların sade nektar yerine az miktarda nikotin ve kafein içeren nektarları tercih ettikleri belirlendi. Çiçek nektarı öncelikli olarak polen taşıyıcılar için enerji sağlarken, bazı bitkilerin çiçek nektarı az miktarda da olsa toksin olarak bilinen kafein ve nikotin de içeriyor, arılar da kafeinli ve nikotinli olan nektarı beğeniyor.

Haberin devami icin :http://haber.ekolay.net/Haber/9/686350/arilar+nikotin+bagimlisi+cikti.aspx adresine tiklayin cok ilginc

11 Şubat 2010 Perşembe

ARILARDA YAVRU BESLEME VE BESİN AKTARIMININ ÖNEMİ

Hayatın temel taşlarından olan ve canlılık özelliğini ifade eden beslenme canlının küçüklüğünde yapamadığı bir iş olup,büyüklerince bakılması hayatın bir kuralıdır.Bu iş arılardada böyledir.Arı kolonisinde besleme görevi işçi arılarca yapılır.İşçi arıların ömürlerinin üçüncü günü başlayıp 12.günü sonuna kadar devam eden besleme görevi oldukça hassas bir görevdir.Devamı..http://toroslardakiarici.blogspot.com/

7 Şubat 2010 Pazar

BAL MUMU VE PETEK İŞLEME

Bal arılarının petek işlemesi ve gelişimi baharla birlikte ortaya çıkan gelişim ve kovanın büyüme ve nektar toplama isteğiyle doğru orantılı olan bir olaydır.Petek işlemeyle birlikte üreme ve gelişim hızlanır,ana arının yumurta atışı maksimum düzeye çıkar.
Peteğin yapımında sadece bal mumu kullanılır.Bu bal mumu 12-18 gün arası olan işçi arıların nektar ve bal tüketerek vücutlarından salgıladıkları bir maddedir.Bal mumu üretimi sırasında kovan iç sıcaklığı 33-36 derece arası olmalıdır.Bu açıdan bahar girişinde kovanlar uygun aparatlarla sıkıştırılmalı ve üstden ısı kaybını önleyecek maddelerle korunmalıdır.Bal mumu karın altında bulunan 3. ile altıncı halkalar olan 4 halkada üretilir.petek işleyen ve mum üreten arılar petek üzerinde birbirlerine zincir gibi bağlanırlar.Bu bölgede genç arı yoğunluğu artar.Arılar mum işlerken lastik gibi uzayıp kısalarak,adeta karın halkalarınında körük gibi açılıp kapanmasını sağlarlar.Bu sırada karın halkaları arasında üretilen ve körük gibi açılıp kapanmayla sıkıştırılan mumlar oradan alınarak kullanılacağı yere taşınır.Salgılanan mumlar ayaklar yardımıyla ağıza götürülerek,sıcacık bir vaziyetde kullanılacağı yere taşınır.Bal arıları 1kg bal mumunu üretmek için ortalama 5-8 kg arası nektar ve bal tüketirler.1 kg bal mumunda hazır alınırsa 14- 15 petek bulunur.Bunuda arılar yine kabartmak için bal mumu kullanırlar.İşçi arılarda karının 3 ile 6 ıncı halkası arasında bulunan bal mumu bezlerinin en üretken olduğu dönem 12 ile 18.gün yaş aralığıdır.Yapılan araştırmalar kovana gelen polen miktarı ile bal mumu salgılama arasında doğru bir orantı olduğunu gösterir. Polen ve nektar akımı arttıkça bal mumu üretimide artacaktır.Bu bakımdan baharın olgunlaşmaya başladığı dönemlerde bal arılarının petek örümünü hızlandırmak için takviye besin verilebiceği fikrini desteklemektedir.Bu takviye besinler polenli kek ve vitaminli invert şuruptur.Her4 arıcı bu iki meteryali edinmeli,üretmeli ve gerektiği zamanlarda kullanmalıdır.
Arıların bal mumu ve petek örmedeki becerisini anlamanın en güzel yolu ve günü,kapalı ve yağışlı bir bahar gününde güçlü bir arıya verilen hazır peteklerin 2-3 tanesinin bir günde kabartıldığını görebilmektir. Saygılarımla...http://toroslardakiarici.blogspot.com/
Arıcı 07 ANTALYA

2 Şubat 2010 Salı

KOLONI KAYIPLARI BASLADI

Bugun internete gezinirken arnavut bir arici telefonla aradi hayrola nevar ne yok derken 30 koloniden 4 unun acliktan oldugunu bildirdi kendisiyle gecen hafta sonu sohbet ettik arilarin yemlerini disardan kontrol etmesini ve biran once takviye yapmsai gerektigini soylemistim oda hemen kek alip arilara vermeye firsat bulmus ve huzunle 4 kolonisini acliktan yitirdigini gormus
insallah bu gibi sonuclar bizim onumuze cikmaz cikmamasi icinde muhakak arilari kontrolumuz altinda tutmaliyiz .
saygi ve selamlarimla

31 Ocak 2010 Pazar

KOSOVA ARICILAR BIRLIGI TOPLANTISI

Kosova Aricilar Birligi { LBK} 2010'un ilk toplantisini gerceklestirdi once Kosova aricilar birligini tanitmak gerekirse Kosova'daki 32 belediye'de arici dernekleri var ve bu derneklerin uye olduklari bir kurulus var buda Kosova Aricilar Birligi .Kosova aricilar birligi kosovadaki aricilik gelismeleri ve sorunlari gorusmekte ve kosovadaki aricilari ayni cati altinda toplayarak kararlar almakta ve bu kararlara yasa yoluyla uymaya davet etmekte , her yil ocak ayinda sunulan program ve kararlara uymaya calisilmakta ve bu seneki ocak ayi toplantimizi 23.01.2010 cumartesi gerceklistirmis oldu burdaki programi soyle siralayalim ;
1.Mevcut derneklerde toplantilarin ve seminerlerin siklastirilmasi ve kolaylistirilmasi .
2.Kosova aricilar birligi olarak teknik gurubun aricilik derneklerine giderek aricilara profosonel aricilik konusunda teorik ve praktik bilgi vererek ariciligin gelismesinde ve modern ariciligin geregi seklinde yapilmasina yardimci olmak .
3.Kosova aricilar birligi Tarim bakanligi ,Finans kuruluslari ,Hibe kuruluslariyla ve degisik kurumlarla surekli isbirliginde olarak aricilik icin kaynak bulmak .
4.Tarimcilik bakanligi ve Lisans kurumlariyla surekli gida kontrolerinde bilgi alisverisinde bulunulmasi .
5.Tarimcilik bakanligindan aricilik icin olusturulan projelere kolaylik saylayarak ariciliga destek vermesi ve ari kolonisi basina ,bal,polen ve diger urunler icin yilik destekler vermesi icin baski yapmak .
6.Kosova genelinde ari urunlerinin toptan ve perakende fiyatlarinin belirlenmesi .
7.Kosovada her yil duzenlenen aricilik panairinin tarih ve yer belirlenmesi .
8.Arnavutlukta basilan ve Kosova-Arnavutluk aricilarinin ortak basimi olan BLETA aricilik dergisinin degerlendirilmesi .
9. Yurt disi ziyaret , bu ziyaretlerin eski versiyonlari genelde arnavutluk olmus ancak artik degisim zamani geldigine deginen aricilar birligi bu sene ziyeret yapacagimiz ulke TURKIYE nin olmasindan yana , simdi tek is turkiyede bizlere bir program ve bizi karsilayacak aricilar gerek ,onumuzdeki yilar buyuk uzun bir yol bugunlerimiz iki devlet aricilarini birbirine baglayan bir kopru olmasi dilegimle .

aricilar icin chat penceresi