2 Temmuz 2009 Perşembe

TOROSLARDA ....

Bu haftaki Yayla arılığımızdaki çalışmamızı tamamladık.Arılarımızı kontrol ettik.Ballıkların altına yerleştirdiğimiz metal ızgaralar alınarak kuluçkalık olarak ayırdığımız kovanlarda denetlendi.Şu an itibarıyla sadece Maşallah demek yeter.Çok şükür ana arılar yaz dinlenmesine geçmedi.Yumurta atış hızları iyi.Çıkan yavrunun yerine desenli yumurta döşemeye devam diyorlar.Nektar akışına gelince;Arılar için benim görebildiğim çiçekli nektarlı bitki sayısı ve çeşidi fazla görünmesede, kovan dışından bal kokusunu artık alabiliyorum.Arılıkda bal kokusu gayet güzel.Bu bal kokusuda ne deyip geçmeyin.20 yıldır arıcılığın içindeyim.10 yıldırda aktif arıcılık yapıyorum.Bu yılki duyduğum bal kokusunu geçmiş yıllarda almıyordum.Tabiki sadece benim öğrenmemle ilgili değil.

Geçmiş yıllarda ki kuraklıkdan dolayı arılar nektar bulmakta zorlanıyorlardı.böyle olunca arılar bal yapamayınca arılıkda nektar ve bal kokusu oluşmuyordu.İkincisi ise artık daha kolay kovan dışından,çevre incelemesinden bitki çiçeklerindeki nektar miktarından arıların çalışmalarına yaptığım gözlemlerden kolayca anlıyorum.Aslında basit...Şöyleki;Arı tabitda bitki ve çiçekleri dolaşırken polenliyse polen topluyor...Topuklarında polen yoksa çiçek ve bitkilere konuyorsa gövdesi koyulaşmışsa nektar toplamadadır.Dünkü çalışmalarımda arıların bir kısmı hala polenliydi.Büyük çoğunluğuda nektarlıydı.Kovanlarımızda polen stokları maksimum düzeyde...Bu hem sorun yaratır,hemde avantaj...Sorunu;Kovan sıkışıklığı olur.Ana arı yumurta atacak yer bulamaz.Bu tür kovanlara kuluçkalığa her hafta yeni bir ham petek takviyesi yapılmalı.Arılar peteği hemen örüp ana arıda yumurtayı atar.Haftalık takviye sorunu çözmede yeterli olur.Avantajı ise;Bilhasa Akdeniz gibi kışları ılık geçen yerlerde ana arı Aralık ve ocak aylarının bir kısmında dinlenir.Bu zaman 1 Aralık ile 31 ocak arası diyebiliriz.Diğer zamanlarda yumurta atmaya devam edeceği için stok polenleri kullanmaya devam edecektir.
Dünkü çalışmamızda arıların bilhassa yaylalarda ana nektar kaynaklarından olan geveğenin çiçek açtığını ve arılarında geveğenden nektar almaya başladığını gördüm.Arılar resimde kovanların arkasındaki dağlara doğru uçuşa geçiyordu.Şalba adını verdiğimiz sarı çiçek açan nektarca zengin olan bitkilerinde çiçekde olduğunu gördüm.Dün giderken fotoğraf makinesini almayı unutmuşum.Telefonla bilgisayar arasında Bluetooth bağlantıda çalışmıyor.Öyle olunca yeni resimleri çekip yayınlamam mümkün olmadı.Artık haftaya yeni resimlerle haber yaparız.Bugünden itibaren sahil arılığımızda çalışmaya devam edeceğiz.Burdaki arılara bir kek karıp vermeliyim.Sahil arılığı henüz yeni ürettiğimi
z arılardan oluşuyor.Bu arılar bal verebilecek güçde değiller.Ancak sonbahar eylül ve ekim başlarında pürüen de nektar olursa bu arılardan bal alabiliriz. burada 70 arı var.Potansiyeli olan...Şimdi vereceğimiz kekle bu arılarda 4-5 çıtaya ulaşacaklardır.Eylüle kadar 7 -8 çıyaya ulaşırlarsa harika olur.Nedenmi?Pürüen mevsiminde genç ve dinç arılarla bal üretmek çok kolay olacaktır.Zatende bu arıların işçi potansiyeli eylüle ancak yetişir.
Günün raporunda yine gördüklerimizi ve beklentilerimizi yansıttık.Başka bir konu ve zamanda yeni yazımızla birlikde olmak dileğiyle.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

aricilar icin chat penceresi